9 Ağustos 2013 Cuma

Yemek Fikirleri - Aperatifler

Çoğumuz yemek yapmayı biliyor ve davet sofraları düzenliyoruz. Davet sofrası dediysem İngiliz Kraliyet Ailesi'ne erken akşam yemeğinden bahsetmiyorum. :) Arkadaşlarımızı, ailemizi, komşularımızı davet ettiğimiz, özenerek yemek yaptığımız sofralardan bahsediyorum. Hatta 2 kişi yemek yiyor bile olsanız yemeğin üzerinde yapacağınız güzel bir süsleme fark yaratacaktır. Ben de bunun için yaklaşık 2 yıldır internet üzerinden çeşitli sayfalardan topladığım güzel yemek süslemelerinin fotoğraflarını sizlerle paylaşmak istiyorum. Eğer fotoğraflardan biri size aitse lütfen bildirin. Sizin adınız ve sayfanızın linkini ekleyeyim. Amacım emeği çalmak değil. Sadece bir fikir vermek. Umarım da size de yemek konusunda fikir verebilirim. :)

Salatalıklarınızı bu şekilde dizerek bir salatalık ağacı yapabilirsiniz.


Ve peynirler de bir ağaca dönüşüyor.


Peynir,kivi,limon,sucuk,salatalık,greyfurt aklınıza ne gelirse. :)


Kreplerle küçük kanepeler yapabilirsiniz.


Domates,fesleğen ve peynir.


Tortilla ekmekleriyle küçük kaseler yapabilirsiniz.

Yeşil ve siyah zeytinden arılar.


Dolmalık biber,peynir ve salatalıktan gemi yapabilirsiniz.


Buzdan kase yapımı.


Peynir,dil ve zeytinden kanepe.


Dolmalık biberlerin içini peynirle doldurabilirsiniz.


Çilek ve fıstık ezmesi.


Salatalık turşusundan gül yapımı.


Domateslerin içini doldurun ve gülen suratlı domatesler yapın.


Ekmekleri kaşık şeklinde kesebilirsiniz.


Beyaz çikolata olduğunu düşünüyorum ama tam emin olduğumu da söyleyemeyeceğim. :)


Şekerlemeleri dondurma külahında servis edebilirsiniz.


Meyveleri buzdolabınızda dondurup sağlıklı bir dondurma yapabilirsiniz.


Meyveler,yoğurt ve müsliyle bu harika görünümlü atıştırmalığı hazırlayabilirsiniz.


Sadece Nutella'yı dondurmanız yeterli.


Taze otlarla zeytinyağını dondurabilirsiniz.


Peynirden kardan adam yapabilirsiniz.


Peynir toplarını susam,maydonoz,havuç ve mor lahanayla kaplayabilirsiniz.


Salatalıkların içini rus salatasıyla doldurup gemi yapabilirsiniz.


Salatalıkla yapabileceğiniz ufak atıştırmalıklar.


Salatalıktan kanepe yapabilirsiniz.


Üçgen peynirden sevimli fareler yapabilirsiniz.


Turşudan suşi.


Kuruyemiş ve farklı çikolataları dondurabilirsiniz.


Uğur böcekli kanepeler yapabilirsiniz.


Yumurta dolması.


Yumurtadan kardan adam.


Çubuk krakerden örümcek ağı yapabilirsiniz.

23 Eylül 2012 Pazar

İncir Reçeli Tarifi




  • ½ kg (yaklaşık 60 adet) yeşil ham incir, yaban inciri olarakta geçiyor
  • ½ kg şeker
  • 1 limonun suyu
  • 2 su bardağı su

Sanırım Mayıs ayıydı. Cumartesi pazarında dolaşırken bir teyzenin önündeki bir çuval yeşil inciri elinde eldivenler kabuklarını soyduğunu gördüm. Kolay gelsin deyip ne yaptığını sorduğumda incir reçeli için incir soyduğunu söyledi. Filmini de izlediğim ancak (ne ayıp ki) hiç tadına bakmadığım incir reçelini denemeye karar verdim. Teyze ister soyulmuş ister soyulmamış olarak reçelinin yapıldığını, soyulmamış olanın daha lezzetli olduğunu söyledi. Soyulmamış olarak 1 paket aldım. Hani olmazsa napalım kısmet değilmiş diyeceğim. Teyze bir  verdi ama ben asla bir kişiden aldığım tarife göre yemek yapmam.  Açtım interneti onlarca  var. Çoğu da birbirine benzemiyor. Bi ordan bi burdan derken püf noktalarını birleştirdim ve yapmaya başladım. Baktım ki herkes soyulmuş yapıyor bende soyulmuş almadığıma pişman oldun. Taktım eldivenleri başladım soymaya. Topu topu 58 tane incir vardı ama soy soy bitmedi. İncirleri soyarken tencerede biraz su kaynattım. İncirler nihayet bittiğinde su da kaynamıştı.
Soyduğum incirleri kaynayan suya atıp dakika saymaya başladım. Yaklaşık 10 dakika sonra bir çatalla incirleri kontrol ettim. Yumuşamışlar ve buruşmuşlardı. Delikli süzgeçle incirleri alıp başka kapta hazırladığım soğuk suyun içine bıraktım. Biraz şişmelerini bekleyip incirleri tek tek nazikçe sıktım. Bunu niye yapıyoruz, çünkü bu yolla incirlerin acılığını alıyoruz (cidden acılar). Bu işlemi su kaynatıp soğuk suya alarak 3-4 kez tekrarlayın. Başka bir tencerede 2 bardak tozşeker ve 2 bardak suyu kaynatın. İçine sıktığınız 1 limonun suyunu ilave edin. Sonra suyunu sıktığımız incirleri bu şerbetin içine atın. Kısık ateşte koyulaşmaya bırakın. 45 dakika-1 saat kadar reçelin kıvamını alması için kaynatın. Bir tabağa reçelin şerbetinden damlatarak kıvamını kontrol edin. Eğer top halinde düşüyor ve akmıyorsa reçel hazır demektir. Reçel sıcakken sıcak bir kavanoza alıp ağzını sıkıca kapatıp kavanozu ters çeviriyoruz. Ertesi gün soğuyunca kavanozu çevirip serin bir yerde saklamaya bırakıyoruz. Afiyet olsun.

Çabuk Çilek Reçeli Tarifi




    • ½ kg çilek
    • ½ kg şeker (yaklaşık 2 su bardağı)
    • ½ limonun suyu
    • 1 çay kaşığı tereyağ
    • 2-3 çorba kaşığı su
Geçen gün pazarın içinden geçerken sadece 1 tezgahta satılan ufacık çilekleri gördüğümde ‘Bu mevsimde çilek mi? Olleyyyyy dedim içimden. Ama o kadar miniklerdi ki. Bundan süper olur dedim. Sadece yarım kilo aldım. Bide bu mevsimde olması nedeniyle biraz pahalıydı açıkçası. Benim gibi çalışan veya vakti kısıtlı insanlar için kessinlikle mükemmel. Normalde yapılırken klasik bir  vardır. Koyduğunuz meyve miktarı kadar şekeri meyvenin üstüne ilave edip en az 1 gün bekletip, ertesi gün reçeli pişirirsiniz. Bu tarifi çilekleri ayıklamamla birlikte toplam 45 dakikada yaptım ve lezzet ıımmhh mükemmell. Kesinlikle deneyin derim J. Çilekleri yıkamak çok önemli biliyorsunuz. Ama çok hassas oldukları için akan suyun altında yıkamamalısınız. 2 tane kabın içine su doldurdum. İlk kabın içine çilekleri koyup 1 dakika kadar bekledim. Toprakları dibe çöküyor zaten. Sonra çilekleri tek tek suyun içinden alıp, saplarını temizleyip diğer kaptaki suyun içine attım. İlk kaptaki suyu boşaltıp yeniden suyla doldurdum. Sapları temizlenmiş çilekleri üstten üstten alarak ilk kaptaki suya aktardım. Bu işlemi 3 kez daha tekrar edip çileklerin suyunu iyice süzdüm. Geniş bir tencereye çilekleri alıp üzerine 1 çay kaşığı tereyağı ve 3-4 çorba kaşığı su ilave ettim. Bundan sonra bir saate ihtiyacımız var çünkü dakikalar çok önemli. Çilekleri zedelemeden ara ara karıştırarak tam 7 dakika pişirdim. Daha fazla değil. 7.dakikanın sonunda şekeri üzerine ilave ettim. Saatin alarmını 13 dakika sonraya kurdum. Yine yavaş yavaş karıştırarak şekerin iyice erimesini sağladım. 13.dakikanın sonunda 1 limonun suyunu ilave edip tekrar karıştırdım. 1 dakika da böyle kaynattıktan sonra ocaktan indirip hemen sıcak kavanoza koyup ağzını kapatıp ters çevirdim. Sıcak kavanoz ve kapak için şöyle bir çözümüm var. Reçeli hazırlamaya başlamadan 1-1,5 saat kadar önce kavanozu da içine koyarak bulaşık makinesine atıyorum. Reçel hazır olduğunda makine de bitmiş oluyor ve hem kavanoz hem kapak sıcacık oluyor ehe.
Piştikten 2 saat kadar sonra affiyetle yiyebilirsiniz.

Brownie Tarifi




    • 3 yumurta
    • 2 su bardağı toz şeker
    • 1 su bardağı sıvıyağ (veya yarım paket eritilmiş tereyağı/margarin) kullanabilirsiniz
    • 2 su bardağı un (bazen fazla veya az gelebiliyor kıvamına bakıp yavaş yavaş ekleyin)
    • 1 küçük paket kakao (25 gr)
    • 1 su bardağı süt
    • 1 paket şekerli vanilin
    • 1 paket kabartma tozu
    • ½ çay kaşığı tuz
    • 1 çay bardağı fındık , ceviz veya antep fıstığı
Bu aslında tam olarak  sayılmayabilir. Bu biraz Sezen tarzı  diyebiliriz. Çok kolay hazırlanıyor. Bir nevi kakaolu kek diyebiliriz. Neyse işte sonuçta çok lezzetli. Hoşunuza gideceğine eminim. Tecrübeyle sabit :)
Yapılışı klasik bir kek gibi. Önce yumurtalar ve şekeri çırpın. Üzerine yağ ilave edip çırpın. Süt , şekerli vanilin ve kakaoyu ilave edip tekrar çırpın. Bir miktar un ve kabartma tozu ilave edip çırpın. Kalan unu yavaş yavaş ilave ederek kıvamını ayarlayın. Ortalama 2 bardak un yeterli oluyor ama yinede yavaş yavaş ilave etmekte fayda var. Bu arada fırını 180 dereceye ayarlayıp ısınmasını sağlayın. Fındık veya ceviz ilave edip kaşıkla yavaşça karıştırın. 20-24 santimlik kek kalıbınızı yağlayıp unlayın. Ben bu yağlama işini sıvıyağla değil bir parça margarini elime alıp kalıbın heryerine bulaştırarak yapıyorum. Üzerine bir miktar un serpip kalıbı elinizde sallayarak unun kalıbın her yerine ulaşmasını sağlayın. Hamuru kalıba döküp sallayın ve hemen fırına yerleştirin. Yaklaşık yarım saat pişirdikten sonra bir kürdanı kekinize batırarak içinin pişip pişmediğini kontrol edin. Eğer kürdan temiz çıkmadıysa fırının ısısını 150 dereceye düşürüp 10 dakika daha pişirin. Kekiniz tamamen soğumadan dilimleyin. Ilındıktan sonra yanında dondurmayla neffis oluyor.
Afiyet olsuunn.

Beşamel Sos Tarifi




    • 1,5-2 su bardağı süt
    • 1 adet soğan
    • 2 yemek kaşığı tereyağ
    • 2 yemek kaşığı un
    • Tuz , karabiber
Beşamel sosu çok severim. Aslında kremaya benzer sütle hazırlanan tüm sosları severim. Bu sosu nerelerde kullanabiliriz derseniz en çok kullanıldığı yemek fırında makarnadır derim. Ama herhangi bir haşlanmış sebzenin üzerinde de süper olur. Kabak , karnıbahar , brokoli ilk aklıma gelenler. Bu sebzeleri haşlayıp ya da buharda pişirip üzerine beşamel sosla kaşar peyniri koyup fırınlarsanız parmaklar da yanında yenir yani. Sos kolay tutturmak zor değil. Bide lezzetli kiii, hadi yapalım.
Ben sütteki soğan aromasını seviyorum bu sosu yaparken. Vaktiniz yoksa sütü direk de kullanabilirsiniz. Ama ciddi lezzet farkı oluyor tavsiye ederim. Ufak bir sos tenceresine 2 su bardağı kadar sütü koyun. Bir soğanın kabuklarını soyup dörde bölerek içine koyun. En kısık ateşte ocağın altını açıp süt kaynayana kadar bekleyin. Süt kaynayınca hiç bekletmeden ocaktan alın. Sütü bir süzgeçte süzün ve ılınmaya bırakın. Gelelim sosu yapmayaa.
Bir sos tenceresi ya da geniş bir tavada kısık ateşte tereyağını eritin. Aman kararmasın veya yanmasın. Tereyağı tamamen eriyince üzerine hemen unu ekleyip ocağın ateşini biraz arttırın. Tel bir çırpıcıyla hızlı hızlı karıştırın. Un yağ ile hemen birleşecektir. Hafif kumlu bir görüntüye kavuşup (2 dakika civarında sürer) unun kokusu değişince yavaş yavaş sütü ilave etmeye başlayın. Her seferinde sütün koyulaşmasını ve sosla birleşmesini sağlayıp tekrar sütü ilave etmeye devam edin. Son sütü de ekledikten sonra tekrar koyulaşmasını sağlayın. Tuz ve karabiber ekleyip ocaktan alın. Bitttii. Bu kadar. Beşamel sosunuzu artık kullanabilirsiniz. Fırın makarna, lazanya, sebzelerin üstüne, beğendiye neye isterseniz :)
Afiyet olsun.

Zeytinyağlı Yaprak Sarma Tarifi




    • 1 su bardağı pirinç
    • 1 su bardağı su
    • 3 adet orta boy soğan
    • 1/2 su bardağı zeytinyağı
    • 350-400 gram salamura asma yaprağı (taze de olur)
    • 1 çorba kaşığı domates salçası
    • 1 çorba kaşığı biber salçası
    • 1/2 demet maydanoz
    • 2 adet limon
    • 1 tatlı kaşığı toz şeker
    • 1 çay kaşığı dolma baharatı
    • 1 çay kaşığı karabiber
    • 1 çay kaşığı kırmızı biber
    • 2 çorba kaşığı nane (evet 2 çorba kaşığı şöööyle bol naneli olacak)
    • Tuz
Defalarca yaptığım, her yaptığımda övgü aldığım, sanırım oldukça da iyi becerdiğim bir . Fazlasıyla zahmetli aslında, hele de çalışan bir kadın için. Ama fazla yapıp saklama kabıyla derin dondurucuya koyduğunuzda istediğiniz zaman pişirebilirsiniz. Ben öyle içinde yok kuş üzümü yok çam fıstığı tarçınlı falan sarmayı sevmiyorum. Benim tarifim böyle hafif ekşili çıtır çıtır yenilen cinsten. Bu yemekte kullandığınız yaprak çok önemli. Yumuşak ve ince damarlı olması gerekiyor. Bakırköy ‘de asma yaprağı aldığım bir turşucu var. Beni hiç mahçup etmedi. Kelimenin tam anlamıyla gerçek Tokat asma yaprağı satıyorlar. Ben salamura alıyorum. Siz taze de kullanabilirsiniz. Taze asma yaprağı kullanacaksanız öncesinde tuzlu ve limonlu kaynar suda yapraklar sararana ve yumuşayana kadar haşlamanız gerekiyor. Hadi bakalım işte malzemeler:


  • Öncelikle 1 su bardağı pirincimizi bir kaba alıyoruz. Üzerine 3 tatlı kaşığı kadar tuz ekliyoruz. Üzerini 2 parmak geçecek kadar sıcak su koyuyoruz. Pirinç bu şekilde 15-20 dakika kadar bekleyecek.
  • Eğer salamura yaprak kullanacaksak onuda üzerini geçecek kadar ılık suyla bir kenarda ıslatıyoruz.
  • Bu arada soğanlarımızı hazırlayalım. Yemeklik soğanla küp doğranmış soğan arası bir şekilde doğruyoruz. Ya da siz nasıl istiyorsanız öyle doğrayın. Ama yerken sizi görüntü olarak rahatsız etmeyecek büyüklükte olsunlar yeterli. Bu aşamada maydanozları da doğrayıp hazırlayabiliriz.
  • Pirinçler artık hafif şişmiş ve nişastalarını salmış olmalılar. Pirincimizi 7 kez suyunu değiştirerek yıkıyoruz. (Al sana takıntı)
  • Zeytinyağı ve soğanlarımızı tenceremize alıyoruz. Soğanlar şeffaflaşana kadar kavuruyoruz. Şimdiiii size soğanlar konusunda bir ipucu vereyim. Soğanları tencereye ilk koyduğunuzda koklayın. Sürekli karıştırarak kavurmaya başlayın. Soğanlar hafifçe şeffaflaşacaklar. Tekrar koklayın. İlk koyduğunuz haliyle koku farkı olduğunu farkedeceksiniz. Eğer yanık kokuyorsaaa, owww birşeyler yanlış gidiyor demektir. Neyse başında durup sürekli karıştırıyor ve gözlüyorsanız yakmanız zor zaten  .
  • Soğanlar kavrulunca içine yıkayıp süzdüğümüz pirinci katıyoruz. Şöyle bir harmanladıktan sonra 1 tatlı kaşığı şekeri üzerine ekliyoruz. Şekerle birlikte kavurmaya devam ediyoruz. Bu aşamada pirinçler ve soğanlar tam olarak karışacaklar. Pirinçler hafiften biraraya gelmeye başlayacaklar.
  • Domates ve biber salçamızı eklemenin zamanı geldi. Bu şekildede biraz kavurduktan sonra üzerine 1 bardak soğuk suyu ilave ediyoruz.
  • Ettik mi. Tamaaam ocağın altını kısma vakti geldi. Kısık ateşte arasıra karıştırarak suyunu biraz çektirip ocağın altını kapatabiliriz. Pirinçler tamamen yumuşamamış olmalı. Hafif dişe gelmeliler.
  •  Sıra geldi baharatlaraa. Sırayla  baharatı, karabiber, kırmızı biber ve en son booll nanemizi koyup güzelce karıştırıyoruz. Doğradığımız yarım demet maydanoz ve istersek yarım demet doğranmış dereotu ekleyebiliriz. Üzerine bir parça kağıt havlu koyup soğumaya bırakıyoruz.
  • Sarmamızın içi ılınınca yapraklarımızı sarma işlemine geçebiliriz. Nasıl sarılması gerektiğini bilenler bu maddenin devamını okumayabilirler. Bilmeyenler için anlatıyorum. Yaprağın damarlı olan kısmı üste gelmeli. Parlak olan kısmı da altta olmalı. Yaprağın sapını koparıyoruz. Sapın olduğu kısmı kendi önümüze doğru alıyoruz. Sarmanın kalınlığının ne kadar olmasını istiyorsak o kalınlıkta içi yatay olarak yaprağın üstüne koyuyoruz. Önce sapın iki yanındaki parçaları dolma içinin üstüne kapatıyoruz.  Sonra sağ ve sol taraftan yaprağın uçlarını yine için üstüne kapatıyoruz. Parmaklarımızla bastırıp sıkarak yaprağımızı sapından ucuna doğru iterek sarıyoruz. Eğer çok zor sarılıyor ya da çok sertse yeterince haşlamamış veya suda bekletmemişsiniz demektir. Tüm yaprakları bu şekilde sararak bitiriyoruz.
  • Kalın altı olan bir tencere seçmeliyiz. İçi hazırladığımız tencereyi de kullanabilirsiniz. Tencerenin alt kısmına kopardığımız sapları veya bir kaç tane yaprak koyuyoruz. Bunun sebebi sarmaların dibinin tutmasını engellemek. Yaprakları sıkışık vaziyette diziyoruz. 1.sıra bittiğinde limonlarımızdan ince ince dilimler kesip 3-4 dilim üzerine yerleştiriyoruz. Sonra 2.sıra ve sonra tekrar limon. Tüm sarmaları bu şekilde bitirince üzerine tenceremizden daha küçük bir tabak veya daha küçük bir tencere kapağını en üste bastırarak yerleştiriyoruz. Bu sarmaların yukarı çıkmasını engelleyecek.
  • Sarmaların üzerini geçmeyecek kadar su ekliyoruz. Yani su sarmaların hizasında olmalı.
  • En küçük ocağımızda ve en kısık ateşte sarmaların rengi sararana, suyu azalana kadar (yaklaşık 20-25 dakika) pişiriyoruz.
  • Yaprak sarmamız hazır. Kesinlikle tenceresinde soğuttuktan sonra soğuk olarak yenmeli.
  • Afiyet olsun :)

Sezen Usulü Tavuk Tarifi




    • 500 gram schnitzellik doğranmış tavuk bonfile
    • 2 adet yeşil dolmalık biber
    • 1 adet sarı dolmalık biber
    • 1 adet kırmızı dolmalık biber
    • 1 tutam doğranmış maydonoz
    • 2 çorba kaşığı sıvıyağ
    • 1 paket krema
    • 1/2 paket (200 gram) ince dilimlenmiş kültür mantarı
    • Tuz, karabiber
  • Tavuğun marinesi için
    • 2 çorba kaşığı süt
    • 2 çorba kaşığı soya sosu
    • 1 orta boy rendelenmiş soğan
    • 2 diş rendelenmiş sarımsak veya 2 çay kaşığı sarımsak tozu
    • Kekik, kırmızı biber, kimyon, kırmızı biber vs.. (veya istediğiniz baharatlar ne olursa)
    • Yarım çay bardağı sıvıyağ
    • 4-5 damla limon suyu
    • Tuz, karabiber
Bu yemeğin adının bana ait olmasının sebebi tamamen uydurmasyon olması. Ama fikir Hacı Sayid’ de yediğim bir yemek sonrası ortaya çıktı. Orada yedikten sonra ‘hımm şurasını şöyle yapmışlar’, ‘aslında şu konsa daha iyi olur’ diye düşünürken bu  ortaya çıktı. Aklımdakileri denedim, vallahi çok güzel oldu. Yiyen herkes bayıldı. Bu yemeği yaparken 1 adet wok tavaya 1 adet de kızartma tavasına ihtiyacınız olacak. Sonra bunları birleştireceğiz. Hadi tarife geçelim. Öncelikle tavukları marine etmekle başlayacağız. Tavuğu alırken ızgara yapacağınızı ve ince ince dilimlemelerini isterseniz en etkili sonucu alırsınız. Yok elinizde kuşbaşı tavuk varsa o da olur. Marine malzemelerinin tamamını karıştırın. Tavuk dilimleriyle iyice harmanlayın. Bu şekilde 1 saat kadar bekletin. Bu arada diğer malzemeleri hazırlayın. Biberleri jülyen şekilde doğrayın. Yani yaklaşık bir kibrit çöpü kalınlığında ve uzunluğunda. Mantarları ince ince dilimleyin. Bunlar bir kenarda beklesin. Kızartma tavasını yağsız olarak iyice ısıtın. Tavukları sosuyla birlikte alarak tavada arkalı önlü iyice pişirin. (sosu tavaya koymayın, tavukları sosun içinden sosuyla alıp kızartın) Tüm parçalar pişince tavanın altını kapatıp hepsini tavanın içinde kapağı kapalı olarak bekletin. Wok tavanın içinde 2 kaşık sıvıyağ ile mantarlar ve biberleri koyup yumuşayıp pişene kadar karıştırarak pişirin. (denemelerime istinaden en ideali biberleri ve mantarları ayrı pişirmek ama bazen hepsi birarada yapıyorum. Hangisi kolayınıza gelirse öyle yapın. Biberin ve mantarın pişme zamanı farklı çünkü) Pişince üzerine krema ve 3 kaşık kadar su ilave edin. Tuz ve karabiber ilave edin. Kremanın biraz suyu çekilince tavuklarla biraraya getirin. En iyi sonuç tavukları kızarttığınız tavada birleştirince oluyor. Maydanozu ilave edin. Hepsi biraradayken 1-2 dakika daha pişirin. Servis ederken tabağa önce tavuğu koyup üzerine kremalı, biberli, mantarlı karışımdan yayarak koyun. Hem görüntüsü hem tadı enfesss.
Afiyet olsunn.